18 Eylül 2010 Cumartesi

19.ay ve Düt Dütttt


Hızlı geçen ve bir türlü yettiremediğim zaman....
Hep hayatta merak ederiz, önümüzdeki  günleri, geleceği ama artık dursun istiyorum. Egehan daha büyümesin Tabi ki imkansız, hayatın kanunu.Büyüyecek! Okula gidecek,asker olacak,evlenecek...İnşallah tüm hayatın boyunca mutlu olursun oğlum ve her zaman böyle temiz, harika bir kalbe sahip olursun.
Diyorum ya her geçen gün büyüyor ve yeni isteklerde bulunuyorsun.Bugünlerde favorin düdütttler...Başta ağladığın, sonrada  inmek nedir bilmediğin arabalar.
Babanla anlaşma yapıyosun!Tabi baban kıyamıyor hemen götürüyor seni...Hele anlatışın.. Babaaaaaa, çıkirtt, elinle düğmeye basıp dütt düttt ve direksiyon çevirişin..Sen ne kadar çok biliyorsun böyle.

Her ay yep yeni kelimeler, yeni hareketler yakınlarda seni görenler bilirler öyle komik mimiklerin varki...hele o gözlerini devirip cık cıklaman :) Komik çocuk seni..

Anlatacağım okadar çok şey birikmiş ki! ordan oraya atlıyorum, Blogu bu kadar atlamaman gerek biliyorum ama seninle zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorum ki...

Süper bir kulağın var, tüm müzik aletlerine karşı ise harika yetenekkk!
Davul, zurna, piyano, dans ve şarkı... İşte egehan derim bu kelimeler karşısında.. Kendi besten bile var:)
Abaluuu abaluuuuuu abaluuuuu, döörttt  üççç  abaluuuuuuuu böyle devam ediyor dans eşliğinde.
Hemen hemen herkesin ismini öğrendin 2 aydır..
Onuyr, yiyitt, mina, abla, ciyda, annee(artık anni demiyosun), babaa, dede, üc, döörtt, bes, bir ( bir senin için para demek) derç, gitti, bitti, yok, pandiii;  daha bunlar gibi kelimeler ve ufak birleştirmeler.

Bayram birtürlü fotoğrafını çekip, bir şeyler yazamadım.Aslında şu el öplerini çekmek isterdim ama ben ve sen biraz rahatsızdık, hapşırıp duruyorduk pek keyfimiz yoktu yani.Ama sen yinede el öpmekten vazgeçmedin.Bir de mina tabi sevgili Ankaralı kuzenin:) her ne kadar dövüşüp kavga etsenizde siz birbirinizi çok seviyorsunuz tatlım, 2 dakikanın onsuz geçirmiyordun, 10 gün boyunca babannene minanın yanına gidip durduk.Hele Mina ankaraya dönmek için araba bindiğinde arkasından o kadar çok ağladın ki, babanla benim içimiz parçalandı...