30 Mayıs 2009 Cumartesi

Bazen büyümek insanın canını yakar.
Haykırmak istersin,ama olmaz!Artık büyüdüğün için yapamazsın.
Sıkılırsın içine atarsın,paylaşamazsın.
Şöyle bir bakıyorum da geçmişe neler yaşanmış, nasıl bir aileymişiz, meğer ne kopukmuşuz, hep yıkılmaz duvarlarla çevrili sandığım ailemiz bugün yok olmuş.
Böyle mi olmak zorundaydı, bilmiyorum.
Meğer en kıymetli değilmişim...! hep öyle sanmıştım oysaki.
Dışardan bakmak gerekiyormuş insanları daha iyi tanımak için, sevgilerinin gerçekliğini görmek için.
Bazen aklıma geliyor o bayram günleri, ya da elektrik kesilince koca bir evde oynanan saklambaç oyunları, aynı bir fotograf karesi gibi...
Şimdi bakıyorum, yargılıyorum, değerlendiriyorum nasılda haketmiyormuşsunuz benim sevgimi! Zaten bu kadar çok yalanın, riyakarlığın döndüğü bir ailede olmak istenir mi bilmem.
İnsanlar eğer bir aile ise; birbirlerinin arkasından konuşmaz, birbirlerini kötülemez.Birlik olur,birbirlerinden yardımı eksik etmezler.
Ben bu çirkinliğin içinde kalamadım, şimdi köşemden olan biteni izliyorum ve sizin için üzülüyorum, o kadar yalnızsınız ki insanlığın, dostluğun ve gerçek bir ailenin ne demek olduğunu unutmuşsunuz.
Bugün benim çok güzel bir ailem var, harika bir eş, güzel bir evlat. Ben gerçek aile olmayı öğrendim, inşallah bir gün geç olmadan sizde öğrenirsiniz.